soğuk su - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

soğuk su



Bedeutungen von dem Begriff "soğuk su" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
soğuk su cold water n.
Technical
soğuk su chill water n.
soğuk su cold water n.

Bedeutungen, die der Begriff "soğuk su" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 46 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
soğuk su sıkma squirting cold water n.
soğuk içme su cold potable water n.
bir su bardağı soğuk su a glass of cold water n.
bir bardak soğuk su a glass of cold water n.
üzerine bir bardak soğuk su içmek kiss something goodbye v.
soğuk su içmek drink cold water v.
pişmiş aşa soğuk su katmak upset the applecart v.
duşta su soğuk akıyor the showers are cold expr.
sıcak ve soğuk (su) h and c (hot and cold) abrev.
sıcak ve soğuk (su) h. & c. (hot and cold) abrev.
Idioms
bir şeyin üstüne bir bardak soğuk su içmek kiss something goodbye v.
pişmiş aşa soğuk su katmak throw cold water v.
üstüne bir bardak soğuk su içmek can just whistle for something v.
(bir şeyin) üzerine bir bardak soğuk su içmek can kiss (something) goodbye v.
üstüne bir bardak soğuk su içmek can whistle for v.
(bir şeyin) üstüne bir bardak soğuk su içmek kiss (something) goodbye v.
üstüne bir bardak soğuk su içmek kiss good-bye v.
(bir şeyin) üstüne bir bardak soğuk su içmek kiss goodbye to (something) v.
bir şeyin üstüne bir bardak soğuk su içmek kiss something good-bye v.
(biri) üstüne bir bardak soğuk su içsin (one) can whistle for it expr.
Speaking
üstüne bir bardak soğuk su iç you can whistle for it expr.
Technical
soğuk su temini cold water supply n.
soğuk su sayaçları cold-water meters n.
sıcak ve soğuk su dağıtım sistemi hot and cold water distribution system n.
soğuk su ekstraktı cold water extract n.
soğuk su şebekesi cold water network n.
soğuk su verme cold quenching n.
sıcak ve soğuk su tesisatları hot and cold water installations n.
Mechanic
(buhar makinesi) kondensere dökülen soğuk su injection n.
Textile
soğuk havalarda kalın çorap üzerine giyilen su geçirmez bot pac n.
soğuk havalarda kalın çorap üzerine giyilen su geçirmez bot pack n.
Marine
çok soğuk havalarda giyilen yüksek, izolasyonlu, su geçirmez bir bot pac n.
Chemistry
bazı soğuk su balıkları ve alglerde görülen bir omega-3 yağ asidi eicosapentaenoic acid n.
Marine Biology
soğuk ya da kutupsal denizlerde görülen bir kahverengi su yosunu takımı laminariales n.
bazı soğuk su türlerinin gözünün üzerinde bulunan kısa bir organ cirri n.
soğuk su balığı cold-water fish n.
soğuk su hastalığı cold water disease n.
soğuk su vibriosu coldwater vibrio n.
kuzey yarımküredeki soğuk göllere özgü somon veya alabalık benzeri soğuk su balıklarının eti whitefish n.
kuzey yarımküredeki soğuk göllere özgü ringa balığına benzer gümüş renkli bir tatlı su sofra balığı whitefish n.
Botanic
abd'nin doğusundaki soğuk su kaynaklarında yetişen çok yıllık bir bitki american watercress (cardamine rotundifolia) n.
abd'nin doğusundaki soğuk su kaynaklarında görülen çok yıllık bir bitki american watercress (cardamine rotundifolia) n.
abd'nin doğusundaki soğuk su kaynaklarında görülen çok yıllık bir bitki cardamine rotundifolia n.
Geography
baffin körfezi'nden güneye akan soğuk su akıntısı labrador current n.
gölde daha altta ve soğuk olan su tabakası hypolimnion n.
Geology
soğuk su akifer sistemi cold water aquifer system n.